Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli
Karadeniz'in kıyı kasabasında işlenen bir cinayet ile başlayan hikaye, olayı araştırmak için kasabaya gelen genç gazeteci kız ve orada yaşayan emekli inşaat mühendisi Ahmet Arslan arasında geçmektedir. Cinayet sonrası köyde yaşanan olaylar ve gizem anlatılmakdır.
Erdoğancan Yüksel
4 dakika 23 saniye okuma süresi
Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli
Erdoğancan Yüksel
4 dakika 23 saniye okuma süresi
Karadeniz'in kıyı kasabasında işlenen bir cinayet ile başlayan hikaye, olayı araştırmak için kasabaya gelen genç gazeteci kız ve orada yaşayan emekli inşaat mühendisi Ahmet Arslan arasında geçmektedir. Cinayet sonrası köyde yaşanan olaylar ve gizem anlatılmakdır.
Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli Konusu:
Zülfü Livaneli'nin "Kardeşimin Hikayesi" adlı eseri, inşaat mühendisi Ahmet Arslan'ın emekli olduktan sonra Çatalca'da bir kıyı kasabasına taşınıp sakin ve sessiz bir hayat sürerken işlenen bir cinayet sonrası kasabaya gelen gazeteci kız ile arasında gelişen olayları anlatmaktadır.
İşlenen cinayeti aydınlatmak ve mesleğinde ön plana çıkmak için kasabaya giden genç gazeteci, cinayete kurban giden Arzu Kahraman'ın öldürüldüğü gece ölen kadının evinde gerçekleşen bir davette bulunmasından dolayı Ahmet Arslan ile görüşmek istemiştir. Ancak süreç içerisinde ikili arasındaki diyalog gazeteci kızın köye geliş amacından sapmış, Ahmet Bey'in kendi geçmişini gazeteci kız ile paylaşmasına dönüşmüştür. Çünkü Ahmet'in gizemli hayatı gazeteci kızı yapacağı cinayet haberinden daha fazla etkilemiştir.
Ahmet Bey'in gazeteci kıza anlattığı yaşam hikayesinde geçmişte ailesini bir trafik kazasında kaybettiğini söylemiştir. Kaza sonrasında ailesini kaybeden Ahmet, kardeşi Mehmet ile birlikte dedesinde kalmışlardır. Kaza sonrası Ahmet doku hissini kaybetmiştir. Şu an Kerberos adlı köpeği ile birlikte yaşamakta olup, Ahmet Bey ile köpeği ile aralarında güçlü bir bağ bulunmaktadır. Bu süreç sonunda kendisi elektrik mühendisi olurken, kardeşi Mehmet ise inşaat mühendisi olmuştur. İkili arasındaki diyalog cinayeti araştırmaktan oldukça sapmış Ahmet Bey'in kardeşinin hikayelerini anlattığı bir sürece dönmüştür. Bir akşam gazeteci kız ile Ahmet Bey'in sohbeti devam ederken köpeği Kerberos huysuzlanmış ve ertesi sabah köpeğin yanında ölen Arzu Hanım'ın kolyesi bulunmuştur. Cinayet şüphelisi olarak bebek bakıcısı Svetlana tutuklanmıştır. Ancak Ahmet Bey, kolyenin bulunmasıyla katilin kim olduğunu fark etmiştir. Tam bu sırrı çözdüğünde Ahmet Bey de aniden ölü bulunmuştur. Arkasında bıraktığı veda mektubunda gazeteci kıza katilin kimliğini açıklamıştır. Fakat Ahmet'in beklenmedik ölümü, gerçek katilin ötesinde çok daha derin bir sırrın kapısını aralamıştır.
Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli Özeti:
Çatalca'nın küçük bir kıyı kasabasında Arzu Kahraman evinde davet verdiği bir akşamın ardından kimsenin beklemediği bir şekilde cinayete kurban gitmiştir. Cinayetin işlendiği akşam Arzu Kahraman'ın misafirleri arasında olan Ahmet Arslan, o gece orada bulunduğundan dolayı davete gelen diğer konuklarla birlikte kendisi de şüpheli olarak görülenler arasındadır.
Olayı derinlemesine araştırmak ve yaptığı işte kendini ispatlamak isteyen genç bir gazeteci, cinayet üzerine haber yapmak ve cinayeti aydınlatmak için kasabaya gelir. Ardından olay akşamı davetli olarak cinayetin işlendiği yerde bulunduğundan dolayı Ahmet Bey'i ziyaret edip konuşmak ister. İkili arasında ilk başta kısa bir tartışma yaşansa da Ahmet Arslan, gazetecinin sorularına cevap vermeye başlar ve olay hakkında konuşmayı sürdürür. Gazeteci kız, kariyerinde ilerlemek ve bu olayı çözerek konumunu güçlendirmeyi istemekte, bu nedenle olayı büyük bir dikkatle incelemektedir. Ahmet Bey, kendini diğer insanlardan soyutlayan, sosyal ilişkilerden kaçınan ve insanlardan uzak durmayı tercih eden bir karaktere sahip olduğundan, başlangıçta onunla iletişim kurmak hiç de kolay olmamıştır.
Genç gazeteci, konuşmanın zor olduğu Ahmet'in yanından ayrılmak istemesine rağmen, Ahmet Bey'in bazı açıklamaları merakını daha da körüklemiş ve ardından kasabada kalmaya karar vermiştir. Duygusal tepkilerden uzak olan Ahmet Bey, gazeteciye günler boyunca sürecek bir hikaye anlatmaya başlamıştır. Ona aslında kardeşi Mehmet’in hayatını ve onun hikayelerini aktarır. Çocukluğuna dönerek, kardeşinin ve kendisinin küçük yaşta vahim bir kazada anne ve babalarını kaybettiklerini anlatır. İki kardeş bunun üzerine dedelerinin yanında büyür. Eğitim hayatlarını kendisi elektrik mühendisi kardeşi Mehmet ise inşaaat mühendisi olarak tamamladıktan sonra Rusya’ya giderler ve orada çalışma kararı alırlar. Mehmet, Rusya'da hayata karşı olan coşkusuyla tanınır ve burada bir kıza aşık olur. Ancak Rusça dilini bilmediği için kızla tek kelime bile konuşamaz. Bu sırada, Ludmilla adında bir arkadaşları, iki genç arasında köprü görevini üstlenerek onların iletişim kurmasını sağlar. Ludmilla ikilinin birbirlerine söylediklerini kendi dillerine göre çevirerek aralarındaki bağı güçlendirir.
Olga isimli genç kadınla ilişkisini ilerleten ve derinleştiren Mehmet, ilişkisinde her şeyin yolunda gittiğini düşünürken bir anda askerler tarafından alınıp hücreye kapatılır. Karanlık bir hücrede kapalı kalan Mehmet, insan olmanın ne demek olduğunu yavaş yavaş unutur zamanla ve kendine yabancılaşır. Mehmet hücrede kaldığı süreçte günlük ihtiyaçlarını hücrenin bir köşesinde gidermiş, tüm gününü tahtadan yapılmış küçük bir yatakta geçirip uyuyarak varlığını sürdürmek zorunda kalmıştır. Gün ışığından tamamen yoksun olan Mehmet için günler ve geceler birbirine karışmıştır. Zamanın anlamını, günlerin düzenini tamamen kaybederek giderek hayvanlar gibi yaşamaya mahkum olduğunu hissetmeye başlar. Hareketleri rastgele hale gelmiş, refleksleri ise düzenden yoksunudur. Tüm bu zor şartlar içinde giderek insanlıktan uzaklaşan Mehmet, adeta içgüdüleriyle hareket eden bir varlığa dönüşmüştür.
Geçen bu zorlu günlerin ardından Mehmet, bir yabancı yardımıyla hücreden kurtulmayı başarır. Ancak özgürlüğüne kavuştuğunda, kendisine bu tuzağı kuran kişinin bir kadının ihbarıyla hareket eden askerler olduğunu öğrenir. Ludmilla adındaki bu kadın, Olga’ya olan karşılıksız aşkından dolayı Mehmet'i ihbar etmiştir. Mehmet, Ludmilla'nın kendisine yaptıklarına bir türlü anlam veremez ve olanları kabullenmekte zorlanır. Tüm bu yaşadıklarının yüküyle kendi hayatını tekrar kuramaz ve eski düzenine dönemez. Mehmet'in yaşadığı bu derin çöküş Ahmet'i de çaresizliğe sürükler ve bu travmayı kaldıramayan Ahmet intihar eder.
Hikayenin sonunda aslında bu acı dolu hikayeyi yaşayan kişinin Mehmet olduğu anlaşılır. Çocuk yaşta ailesini trafik kazasında kaybettiğinde, kardeşi Ahmet de aynı kazada hayatını kaybetmiştir. Ancak Rusya'da yaşadığı ağır olayların ardından Mehmet ölen kardeşi Ahmet'in ismini alarak yeni bir kimlik edinmiştir. Sonrasında sakin bir kasabaya çekilip insanlardan uzak, yalnız bir hayat sürmeyi seçmiştir.
Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli Karakterleri:
- Ahmet Arslan: Hikayenin başkahramanı olan Ahmet emekli olduktan sonra Çatalca'nın küçük bir kıyı kasabasına yerleşmiş inşaat mühendisidir. Cinayetin gerçekleştiği gece davetliler arasında olduğu için gazeteci kız ile yolları kesismiştir. Melankolik yapıya sahip, zeki ve içine kapanık bir karakterdir. Geçmişi ile ilgili derin sırlar barındırmaktadır.
- Gazeteci Kız: İşlenen cinayeti araştırmak ve aydınlatmak için kasabaya gelmiştir. Ahmet Arslan ile yolları kesismiş ve onun kendisini açarak hikayesini paylaşmasını sağlamıştır. Akıllı, meraklı ve olayları aydınlatmaya hevesli bir karakterdir.
- Mehmet Arslan: Ahmet Arslan'ın hikayesinde bahsettiği kardeşidir. Ahmet'in hikayesini gazeteci kıza paylaşması sonucu hikayede anlatılan kişinin Mehmet'in kendisi olduğu ortaya çıkmıştır.
- Arzu Kahraman: Davet verdiği gecenin sonrasında cinayete kurban giden karakterdir. Ölümünü araştırmak ve aydınlatmak için gazeteci kız kasabaya gelmiştir.
- Olga: Ahmet'in gazeteci kıza anlattığı hikayede Mehmet'in Rusya'da tanıştığı ve aşık olduğu kadındır.
- Ludmilla: Mehmet ile Olga arasındaki dil problemi nedeniyle ikili arasında iletişimi sağlayan karakterdir. Olga'ya duyduğu aşk sebebiyle Mehmet'in askerler tarafından alınıp hücreye kapatılmasına sebep olmuştur.
Bu özet ve inceleme, Zülfü Livaneli'nin "Kardeşimin Hikayesi" adlı kitabını okumayı düşünüyorsanız sizin için faydalı olabilir. Kardeşimin Hikayesi, okuyucularına baştan sona aşk, dram ve gizem dolu bir serüven sunmaktadır. Okurlarını etkileyen çarpıcı bir final ile başkarakter Ahmet'in anlattığı kardeşinin hikayesi üzerinden aslında kendi geçmişi ile yüzleştiği anlaşılmaktadır.
Benzer İçerikler
Son Ada - Zülfü Livaneli
Kırk evden oluşan ada sakinlerinin huzur içinde izole bir hayat yaşarken eski bir devlet başkanının emeklilik yıllarını geçirmek üzere adaya gelmesiyle adadaki yaşamın ve doğal düzenin değişmesini anlatmaktadır.
12 Kasım 2024
4 dakika 19 saniye okuma süresi